Bu yazımızda, Psikolojik İlk Yardım Nedir? Psikolojik İlk Yardım Basamakları Nelerdir? Psikolojik İlk Yardım Nasıl Yapılır? Bilinçsiz Psikolojik Desteğin Zararları Nelerdir? Travmayı Direkt veya İndirekt Yaşayanların Travmayı Atlatma Süresi Nedir? Ebeveynlerin Çocuklara Yaklaşımı Nasıl Olmalı? Sorularını cevaplandırıyoruz.
Psikolojik İlk Yardım, Dünya Sağlık Örgütü’nün de bildirdiği ve onayladığı şekilde herkes tarafından yapılabilir. Deprem, heyelan, sel gibi doğal afetler ve kazalar gibi bireyde olumsuz etkiler bırakan olaylar anında ya da daha sonrasında uygulanan psikososyal müdahaledir. DSÖ bu müdahalenin yol basamaklarını pek çok dilde yayınlamıştır.
Tüm bu aşamalarla ayrıca önemli bir durum söz konusudur. İzle aşamasında kime ilk olarak yöneleceğimizi düşünürsek ilk önce çocuklara öncelik vermeliyiz. Yetişkin grubunda da aşırı ağlayan bireyler ve hiç tepki vermeyen bireyler önceliktir. Aşırı tepkili bireylerin öncelikli olmasının nedeni çok aşırı tepki vermesiyle beraber psikolojik dayanıklılığında ve baş etme yöntemlerinde günlük yaşamında da problemler olabilmesidir. Kişiye destekle duygularını dönüştürmesine, tanımlayabilmesine ve bu tanımlamayla sakinleşmesine zemin hazırlanmış olur.
Psikolojik ilk yardımın sıklığı önemli değildir. Her günde yapılabilir, her hafta da yapılabilir. Ancak psikolojik ilk yardım yapılan bireyin kendisine ya da başkasına zarar verme ihtimali varsa burada uzmanlara yönlendirmek oldukça önemlidir.
Psikolojik ilk yardım güvenli olan her yerde yapılabilir. Güvenlikten kasıt, kişinin kendini sessiz sakin hissettiği ve ifade edebilir durumda olmasıdır.
Israrcı olmak oldukça zararlı ve yanlış bir davranıştır. “Haline şükret, insanların başına neler geldi sen iyisin” gibi söylemler onun acısını ve duygusunu değersizleştirmektir ve doğru değildir. Birey iletişimini kesebilir.
Dolaylı yoldan ya da doğrudan travmaya maruz kalmanın aslında ayırıcı bir yanı yoktur. Afet durumunu sosyal medyadan görmek ya da o durumu bizzat yaşamak, üçüncü perspektif olarak yineleyici noktada oradaki çalışanlar benzer belirtileri yaşayabilirler. Baş etme becerileri ve psikolojik dayanıklılık üstesinden gelme becerisi travmayı atlatma süresini belirler.
Hem ebeveynler hem öğretmenler çocuklarda bu durumda kendi yaş grubunun altındaki yaş gruplarının davranışlarına dönüş hareketlerini görebilirler. Bu süreçte çocukları desteklemek oldukça önemlidir. Örneğin çocuklar ebeveyn ile uyumak isterse kabul edilmelidir. “Sen odanda uyumaya alışmıştın, lütfen odanda uyu” demek yanlış olacaktır. Güven duygusu travmayı atlatmada önemlidir. Çocuğa rutinler oluşturulmalı. Oyun oynaması, günlük tutulması sağlanmalıdır. Çocuğa her durum açıkça tanıtılmalı ve anlatılmalı, sorularına net cevaplar verilmelidir.