Mamografi Nedir? Mamografi Nasıl Çekilir? Mamografi Sonuçları Ne Manaya Gelir? başlıklı yazımızda konuya dair tüm detaylara değineceğiz. Önemli bir meme kanseri tarama ve teşhis aracı olan mamografi, düşük dozlu X-ışınları kullanarak memedeki anormal (genellikle kanserli olmayan veya iyi huylu) alanları veya dokuları gösterebilir ve semptomlar henüz ortaya çıkmadan kanserin saptanmasına yardımcı olabilir.
Mamografi, meme dokusunun düşük dozlu bir röntgenidir.
Cilt kanserinden sonra meme kanseri, kadınları etkileyen en yaygın kanser türüdür ve Amerika Birleşik Devletleri'ndeki tüm yeni kanser teşhislerinin %14'ünden sorumludur. Meme kanseri tedavileri gelişmeye devam etmektedir. Bu tedaviler, kansere bağlı ölümlerin azalmasına katkıda bulunmaktadır ancak tarama mamografileri yoluyla erken teşhis, hayatta kalma oranları üzerinde daha büyük bir genel etkiye sahiptir.
Mamografilerdeki bulguların çoğu iyi huyludur yani kanserli değildir. Genel olarak bir mamografiden sonra ilave testlere ihtiyaç duyan her 10 kişinin 1'inden daha azı kansere yakalanır.
Genel olarak iki ana mamografi türü vardır. Bunlar:
Amerika Birleşik Devletleri'nde dijital mamografi, analog mamografi olarak da bilinen geleneksel (film) mamografinin yerini almıştır. Hem dijital hem de konvansiyonel mamografi, memenin bir görüntüsünü oluşturmak için X ışınlarını kullanır. Aradaki fark, geleneksel mamografide görüntünün doğrudan film üzerine kaydedilmesi, dijital mamografinin ise bilgisayar dosyası olarak depolanan elektronik bir görüntü sağlamasıdır. Dijital mamografi, doktorların dosyayı elektronik olarak kaydetmesine ve görüntüleri daha kolay değerlendirip paylaşmasına imkan tanır.
Bir dijital mamografi genellikle her memenin farklı açılardan (tipik olarak yukarıdan aşağıya ve bir yandan diğer yana) çekilmiş en az iki görüntüsünü içerir ve iki boyutlu (2D) bir görünüm sağlar.
Dijital meme tomosentezi (DBT) olarak da bilinen 3 boyutlu (3D) mamografi; her memenin bir kez sıkıştırıldığı ve makinenin meme üzerinde bir yay çizerek hareket ederken düşük dozlu X-ışınları verdiği daha yeni bir mamografi türüdür. Daha sonra bir bilgisayar görüntüleri bir araya getirerek doktorların meme dokularını üç boyutlu olarak daha net görmelerini sağlar.
Birçok çalışma, 3D mamografinin düşük dereceli (grade) kanserler de dahil olmak üzere kanser tespitini artırdığını ve yanlış pozitif oranlarını azalttığını ortaya koymuştur. Bu avantajlar göz önüne alındığında hem tarama hem de teşhis amaçlı 3D mamografi, mamografiler için öncelikli tercih edilen seçenek haline gelmiş durumdadır.
Tarama mamografisi, doktorların belirtiler ortaya çıkmadan önce kanser veya anormal meme dokusu belirtileri aranmasını önerdiği rutin (genellikle yıllık) bir mamografidir. Tarama mamografisi, meme kanserinin erken teşhisine yardımcı olur. Erken teşhis, kanserin daha sonraki bir aşamada bulunmasına göre çok daha etkili olabilecek erken tedaviye izin verir.
Rutin bir tarama mamografisi genellikle her memenin farklı açılardan, genel olarak yukarıdan aşağıya ve bir yandan diğer yana çekilmiş en az iki görüntüsünü içerir. Meme implantları varsa ilave görüntülere ihtiyaç olacaktır.
Bir tarama mamografisi anormal doku gösteriyorsa veya meme ile ilgili yeni bir sorun varsa, doktor bir teşhis mamografisi ister.
Her iki mamografi türü de aynı makineleri kullanırken teşhis mamografisi; nokta sıkıştırma, tamamlayıcı açılar veya büyütme görünümleri gibi ilave görüntüleme teknikleri kullanır ve çalışma sırasında bir radyolog tarafından denetlenir.
Mamografi kanseri tespit etmeye yardımcı olabilir ancak teşhis edemez. Mamografi anormal meme dokusu gösterebilirken, memedeki bu anormal bölgenin kanser olduğunu ispatlayamaz. Bunun yerine mamografi, doktorların meme biyopsisi gibi ilave testlere ihtiyaçları olup olmadığına karar vermelerine yardımcı önemli bir araçtır. Bir meme biyopsisi, dokunun kanserli olup olmadığını belirleyebilir.
American Cancer Society ve American College of Radiology dahil olmak üzere birçok kuruluş, ortalama meme kanseri geliştirme riski olan tüm kadınlar için 40 yaşından itibaren yıllık tarama mamografisi önermektedir. Ortalama risk altındaki kadınların, hayat boyu meme kanseri geliştirme riski %15'ten azdır. Meme kanserine yakalanma riski, kişi yaşlandıkça artar.
Meme kanseri geliştirme riski yüksek olan kadınların, daha erken yaşta meme kanseri geliştirebilecekleri için daha genç yaşta tarama mamografisi yaptırmaları gerekebilir. Doktor, meme kanseri risk değerlendirmesine dayalı olarak meme MR’ı gibi diğer testlerle ilave tarama da önerebilir.
Aşağıdaki risk faktörlerinden herhangi birine sahip olan kişilerin, yıllık tarama mamografilerine ne zaman başlamaları gerektiği konusunda doktorlarıyla iletişime geçmeleri gerekir:
Nadiren erkekler de aile geçmişleri nedeniyle yüksek risk düzeyine sahip olabilir ve tarama mamografisi yaptırabilirler. Genel olarak her 100 erkekten yaklaşık 1'i meme kanseri geliştirir.
Mamografi %85 ila %90 oranında doğru netice verir. Mamografi, meme anormalliklerini hissedilecek kadar büyük olmadan tespit etme yeteneğine sahiptir. Buna rağmen hissedilebilen bir kitle mamografide görünmeyebilir. Kişinin memelerini incelerken hissettiği herhangi bir anormallik, uzman doktor tarafından değerlendirilmelidir. Doktor, teşhis amaçlı bir mamografi önerebilirler.
Bir radyoloji uzmanı veya bir mamografi uzmanı, mamografi çekim işlemini gerçekleştirir. Bu kişilerin mamografiyi güvenli ve düzgün bir şekilde gerçekleştirmek konusunda özel eğitimleri vardır. Mamografileri yorumlamak için yetkinliğe sahip bir uzman radyolog, mamografi görüntülerini inceler ve yorumlar. Daha sonra bu sonuçları hastayla paylaşacak olan doktora gönderir.
Mamografi, yalnızca meme dokusuna bakmak için tasarlanmış bir X-ışını makinesi kullanır. Makine, kemiklere bakmak için kullanılan X ışınlarından daha düşük dozlarda X-ışını kullanır.
Mamografi sırasında meme, X-ray makinesine bağlı bir destek plakasına yerleştirilir. Daha sonra uzman bir sağlık çalışanı, kürek adı verilen paralel bir plaka ile memeyi sıkar. Makinenin ürettiği X-ışınları memeden geçerek karşı tarafta bulunan bir dedektöre ulaşır. Dedektör, dijital bir görüntü oluşturmak için elektronik sinyalleri bilgisayara iletir. Bu görüntülere mamografi denir.
Bir mamografinin memeyi sabit tutması ve X-ışınlarının bulanık görünmesine neden olabilecek hareketi en aza indirmesi için meme kompresyonu gereklidir. Kompresyon aynı zamanda memenin şeklini düzleştirir ve böylece X-ışınları dedektöre ulaşmak için daha kısa bir yoldan gider. Bu, daha düşük bir radyasyon dozu sağlar ve görüntünün kalitesini artırır.
Mamografi planlanacaksa kişinin yapması veya akılda tutulması gereken birkaç şey vardır:
Mamografinin gerçekleştirileceği gün aşağıdaki adımlar izlenmelidir:
Bir mamografi işlemi aşağıdaki adımları içerir:
Mamografi çektirmek, bazı insanlar için meme dokusundaki sıkıştırmanın oluşturduğu baskı nedeniyle rahatsızlık verici olabilir. Bu durum bazı insanlar için acı vericidir ancak mamografi kısa bir işlemdir ve rahatsızlık hissi uzun sürmez. Eğer kişi yoğun bir ağrı hissederse bu durumu derhal teknisyenle paylaşmalıdır.
Hissedilebilen rahatsızlık düzeyi, aşağıdakiler başta olmak üzere birkaç faktöre bağlı olarak değişir:
Çoğu insan mamografiden hemen sonra normal aktivitelerine devam edebilir.
Tarama mamografileri genellikle yaklaşık 15 ila 20 dakika sürer. Gereken ekstra görüntüler nedeniyle tanısal mamografiler daha uzun sürebilir.
Mamografi memeleri az miktarda radyasyona maruz bırakır ancak mamografinin faydaları radyasyona maruz kalmanın muhtemel zararlarından daha fazladır.
Hamile olma ihtimali olanların bunu ilgili sağlık çalışanına bildirmesi gerekir. Mamografiler hamilelik sırasında genellikle güvenli olsa da uzmanlar, meme kanseri geliştirme riskini olmayanların tarama mamografilerinin daha sonraki bir zamana ertelenmesini önerir.
Mamografi sonuçları muhtemelen birkaç gün içinde alınsa da bu süre değişkenlik gösterebilir. Bir radyolog mamografiyi inceler ve sonuçları hasta ve doktoruyla paylaşır.
Tarama mamografisinin sonucu hakkında temel bilgiler veren ve anlaşılması kolay bir sonuç raporu alınır. Rapor kişiye, sonuçların normal olduğunu ya da ek görüntüleme için doktor ile yeniden bir randevuya ihtiyaç olduğu bilgisini verebilir.
Radyologlar, tarama ve teşhis mamografisi bulgularını tanımlamak için Meme Görüntüleme Raporlama ve Veri Sistemi (Breast Imaging Reporting and Data System-BI-RADS) adı verilen standart bir tıbbi raporlama sistemi kullanır. Bu sistem, sonuçları 0'dan 6'ya kadar numaralandırılmış kategorilere ayırır.
4A: Kanser olma olasılığı düşük olan bulgu (%2'den fazla ama %10'dan fazla olmayan).
4B: Kanser olma olasılığının orta düzeyde olduğu bulgu (%10'dan fazla ancak %50'den fazla olmayan).
4C: Kanser olma olasılığı yüksek olan bulgu (%50'den fazla ancak %95'ten az).
Mamografi raporu, meme yoğunluğuyla ilgili bilgileri de içerecektir. Bu, yağ dokusuna kıyasla memelerde ne kadar lifli ve glandüler doku bulunduğunu gösterir. Memeler ne kadar yoğunsa, mamografilerde anormal alanları görmek de o kadar zor olabilir. Yoğun memelere sahip olmak meme kanseri olma riskini artırır.
Sonuçlarını hakkında herhangi bir sorunu olan hastalar, bunları doktorlarıyla paylaşmaktan çekinmemelidir.
Radyolog, özellikle önceki çalışmalarda olmayan yeni kitleler, asimetriler ve kalsifikasyonlar aramak için tarama mamografisini dikkatlice inceler. Tarama mamografisinin sonucuna göre hasta, bir teşhis çalışması için sağlık kurumuna geri çağrılabilir.
Normal bir mamografi, radyoloğun meme görüntülerinde herhangi bir sorun veya anormal bölge bulmadığı anlamına gelir. Mamografi normalse, önerilen zaman aralıklarında mamografi çektirmeye devam etmek önemlidir. Tarama mamografileri en çok, radyolog memedeki değişiklikleri aramak için bunları geçmişte çekilen mamografilerle karşılaştırdığında yardımcı olur.
Mamografi bir veya daha fazla şüpheli bölge gösteriyorsa, radyolog muhtemelen ek mamografi görüntüleri, meme ultrasonu veya meme biyopsisi gibi diğer görüntüleme testlerini önerecektir.
Anormal bir mamografi raporu alanların sonraki adımlarda neler yapmaları gerektiği konusunda doktor, hastayla beraber bir yol haritası belirleyecektir.
Silikon veya salin meme implantlarına sahip olmak ve bunun sonucunda oluşan yara dokusu, radyologların tüm meme dokusunu ve olası sorunları düzenli mamografilerde görmesini zorlaştırır.
Radyoloğun mümkün olduğu kadar fazla meme dokusu görmesine yardımcı olmak için implantları olan kişilerde, tarama mamografisi sırasında çekilen dört standart fotoğrafa ek olarak genellikle her memede fazladan iki fotoğraf daha çekilir. Bu ekstra görüntülere implant yer değiştirme görünümleri adı verilir.
İmplant yer değiştirme görünümleri için ilgili sağlık personeli meme implantını nazikçe meme duvarına doğru iter, memeyi onun üzerinden öne doğru çeker ve ardından memeyi sıkıştırır. Bu, her memenin ön kısmının daha iyi görüntülenmesini sağlar.
Kişinin mamografi merkezine, meme implantları olduğunu önceden bildirmesi önemlidir.
COVID-19 aşısı olduktan sonra mamografi çektirmek için beklemeye gerek yoktur ancak çekimi yapacak olan teknisyene son aşı dozunun ne zaman ve hangi koldan yaptırıldığı bildirilmelidir.
COVID-19 aşısı olan kişilerde aşı yaptırdıkları koldaki koltuk altlarında yer alan lenf bezlerinde şişlik olabilir. Lenf bezlerindeki bu şişlik bağışıklık sisteminin COVID-19'a karşı koruma oluşturduğunun normal bir işareti olsa da bu şişmenin bir mamografide görülebilen geçici lenf düğümü büyümesine neden olması mümkündür.
Mamografi, önemli bir meme kanseri tarama aracıdır. Ayrıca zamanla meme ile ilgili iyi huylu durumların izlenmesine de yardımcı olur. Prosedür rahatsız edici ve sonuçları beklemek endişe verici olabilir ancak meme kanseri geliştirme riskine bağlı olarak önerilen yaş ve zaman aralıklarında mamografi çektirmek önemlidir. Meme kanseri olma riski veya mamografi süreci hakkında herhangi bir sorusu olanlar mutlaka bunu bir uzman doktorla paylaşmalıdır.