Kuduz, içerisinde bulunduğumuz yüzyılda nadir rastlanan, fakat bulaştığı bünyede beyin ve sinirlere ciddi zarar veren bir enfeksiyondur. Taşıyıcı bir hayvan tarafından ısırılmak, kuduzun en sık görülen bulaşma şeklidir. Bahsettiğimiz hayvan, çoğunlukla köpek olarak karşımıza çıkmaktadır.
Kuduz, bilhassa Asya, Afrika, Orta Amerika ve Güney Amerika olmak üzere, dünyanın her bölgesinde görülebilir.
Kuduz, semptomlar baş gösterdikten sonra geri dönüşü çok zor ve neredeyse ölümcül bir hastalıktır. Belirtiler ortaya çıkmadan önce başlanan tedavinin başarı oranı ise oldukça yüksektir. Ayrıca kuduzun aşısı da mevcuttur.
Kuduz hastalığı riski ile karşı karşıya olanlar, vakit geçirmeden kuduz aşısı olmalıdır. Aşağıdaki ve benzeri durumlarda, kuduz aşısı yaptırmayı düşünebilirsiniz:
Her ne kadar kuduz, aşısı olan bir hastalık da olsa ve kişi kuduz aşısı yaptırmış da olsa, yine de kuduz hastalığına karşı alması gereken önlemleri hafifletmemelidir. Kuduz taşıyıcısı olma ihtimali bulunan bir hayvanla temasa girildiğinde, kuduz aşısı yapılmış dahi olsa en yakın sağlık kuruluşuna müracaat edilmelidir.
Kuduz, bütün memeli canlılarda görülebilir. Fakat bu hastalığın en çok görüldüğü hayvanlardan başlıcaları şunlardır:
Kuduz hastalığı, hayvandan insana ısırık ya da tırmıklama yoluyla geçer. Bulaşmaya neden olan, hayvanın salyalarıdır. Salyanın açık bir yarayla, ağız ya da gözle teması da bulaşma yolları arasındadır.
Kuduz, salya transferi yoluyla bulaşan bir hastalık olduğu için, kesiksiz ya da yarasız derinin temasıyla bulaşmaz. İnsandan insana bulaştığı da vaki değildir.
Kuduz riski olan bir bölgede bulunduğunuzda:
Bunların tedbirlere ilaveten, varsa evcil hayvanınızın ve çiftçilikle uğraşıyorsanız hayvanlarınızın aşılarını ihmal etmeyin.
Kuduz riski bulunan bir bölgede hayvan tarafından ısırıldığınızda ya da tırmıklandığınızda vakit kaybetmeden yapmanız gerekenler şunlardır:
Kuduz taşıyıcısı olma ihtimali bulunan bir hayvan tarafından ısırılmanız ya da tırmıklanmanız durumunda, kuduz virüsünden etkilenmemek adına uzman bir hekim tarafından muayene edilmeniz gerekir. Semptom gözlenmeyen hastalara, vaka bildirildiği anda yapılacak ilk müdahale şunları içerir:
Kuduz tedavisine, ısırılma ya da tırmıklanma hadisesi gerçekleştikten sonra, mümkün olan en kısa sürede başlanmalıdır.
Herhangi bir tedavi alınmaması halinde kuduz enfeksiyonu, vakadan sonraki 3 hafta ile 12 hafta arasında belirtilerini göstermeye başlar. İlk semptomlar şunlardır:
İlk semptomları, birkaç gün sonra şu belirtiler takip eder:
Belirtiler görülmeye başladığı andan itibaren kuduz neredeyse ölümcül bir hastalıktır ve geri dönüşü imkansıza yakındır. Bu andan itibaren hekimin odak noktası, hastanın çektiği acının azaltılması olacaktır.
Anadolu Ajansı’na konuşan ve Türkiye ile dünyadaki kuduz görülme sıklıklarına ilişkin bilgileri paylaşan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Bülent Cengiz, şunları kaydetti:
"Ülkemizde yılda yaklaşık 250 bin kuduz riskli temas oluyor. Sağlık Bakanlığımız bu aşıları ve serumları ücretsiz olarak uyguluyor, hastaların takipleri yapılıyor. Dünyada yılda yaklaşık 36 bin kişi kuduz nedeniyle kaybediliyor, bunlar Asya ve Afrika ülkelerinde. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, ülkemizde de yılda 1 veya 2 kuduz vakası görülüyor. Kuduz virüsü vücuda girmiş olsa bile erken uygulanacak önlemlerle, aşı ve serumla bu öldürücü hastalığı önleyebiliyoruz. Bu açıdan dikkatli olunması önem taşıyor."